Kültür Bakanlığı, kurumlara gönderdiği bir yazıyla Devlet Tiyatroları (DT) Genel Müdürlüğü’nün ve Devlet Opera ve Balesi (DOB) Genel Müdürlüğü’nün atama, tayin, misyon değişikliği, görevlendirme yetkilerini elinden aldı. Sanatkarların yansıları üzerine bakanlıkta hususla ilgili tartışmalar yaşandığı belirtilirken bakanlık yetkililerinden yetki alınmasının “sehven” yapıldığı ve kısa müddet içerisinde kurumların özerkliğini koruyacak formdu durumun düzeltileceği öğrenildi.
Kültür Bakanlığı’nca DT ve DOB genel müdürlüklerine gönderilen yazıya nazaran iki kurumun elinden atama, tayin, misyon değişikliği, görevlendirme üzere yetkileri alınarak bakanlığa devredildi.
Lakin DT, 5441 sayılı yasa kapsamında, DOB ise 1309 sayılı yasa kapsamında Kültür ve Turizm Bakanlığı’na bağlı tüzelkişiliği olan özerk kurumlardı. Sanatkarlarla yapılan kontratlardan kurum içinde gerçekleştirilen atamalara kadar pek çok bahiste sorumluluk genel müdürlüklerdeydi.
Bakanlığın gönderdiği yazıyla, kurumların maddelerle özerk olarak belirlenen tüzelkişiliği tanınmayarak yetkileri elinden alınmış oldu. Bakanlığın üst seviye yetkililerinden edinilen bilgiye nazaran kelam konusu durum bakanlık içinde de tartışmaya neden oldu.
Yapılan yetki bölümünün “sehven” yapıldığını belirten yetkililer, sivil toplum kuruluşlarının tesiriyle mevzunun bakanlıkta yine gündeme geldiğini ve DT ile DOB’den bahisle ilgili görüş alındığını belirtti.
Yapılan bu kusur karşısında yeni bir düzenleme yapılacağı ve bu düzenlemede de DT ve DOB’nin özerkliğinin korunacağı öğrenildi.
DETİS’TEN DÜZENLEMEYE REAKSİYON
Öte yandan Devlet Tiyatroları Sanatkarları Derneği’nden (DETİS) yapılan yazılı açıklamada, kelam konusu düzenlemeye reaksiyon gösterildi.
Yazıda, “Zaten bir mühlet evvel DT’nin kritik ehemmiyet taşıyan kimi makamlarına bakanlıkça çeşitli kurumlardan şahıslar atanmıştır. Bunlardan kimileri işçi daire lideri, idari mali işler genel müdür yardımcısı, hukuk müşavirliği ve tüm hukuk ofisidir.
Yapılan yetkisizleştirme ve etkisizleştirme atılımı ile DT ve DOB genel müdürlükleri fiilen ortadan kaldırılmıştır” tabirlerine yer verildi. Sanatın özerkliğine dokunulamayacağı kaydedilen açıklamada, “ ‘Sanat kurumlarını sanatkarların yönetmesine gerek yoktur’ cümlesi, bilgisiz ve çarpık bir zihnin eseridir.
Telafisi mümkün olmayan bir gaflet, dalalet ve hıyanettir! Acilen bu yanlıştan dönülmesini ümit ediyoruz” daveti yapıldı.
Cumhuriyet
