Bursa Kent Hastanesinde vazifeli Ağır Bakım Uzmanı Dr. Gülbahar Çalışkan ise ağır bakıma aldıkları hastaların ömür ile vefat ortasındaki çizgide kalan şahıslar olduğunu anlattı.Sürecin hem hastalar ve yakınları hem de kendileri için çok sıkıntı ilerlediğine dikkati çeken Çalışkan, şunları kaydetti:
“Normalde ağır bakımdaki hastalarımız çok kendilerinde olmazlar, zati ağır bir tabloda gelirler lakin Kovid’de çok şuuru açık hasta alıyoruz. Birden fazla vakit sürece konuşarak başlıyoruz, hasta her şeyin farkında ancak o kadar ağır teneffüs yetmezliği gelişiyor ki makineye bağlanıyor ve süreç sonrasında her vakit olumlu olmayabiliyor. Kaybettiğimiz her hasta, çektiğimiz bu gerilim yükünün üstüne farklı bir ıstırap oluyor. Her ne kadar ağır bakımdan çıkardığımız hastalar bize umut olmaya devam etse de durum daima bu türlü bir belirsizlik içinde gidip geliyor.40 yaşında genç bir hastamız vardı. Yandaş hastalığı yoktu. Burada teneffüs aygıtına girdi. Bir devir uyandı ve bir şeyler yazmak istedi.
Verdiğimiz kağıda, ‘Eşimi çok seviyorum, ona söyleyin’ yazdı. Maalesef 2 gün sonra hastamızı kaybettik. İşin berbat tarafı biz o kağıdı da hasta yakınına veremedik zira burası izole bir kısım. Buradan hiçbir şey çıkaramıyoruz. İnsanların kalacak tahminen tek anısını bile yakınlarıyla paylaşamıyoruz.”
Dr. Çalışkan hastanede fazla vakit geçirdiklerini, bu nedenle ailelerine çok az vakit ayırabildiklerini belirtti.Eşi ve çocuklarından, “Evdesin ancak aslında burada değilsin”, “Bizi dinliyormuş üzere yapıyorsun lakin dinlemiyorsun” üzere kelamları çok duyduğunu aktaran Çalışkan, şöyle devam etti:
“İnsanın içini çok acıtıyor ancak yapacak hiçbir şey yok. Onlar kendi başının dermanına bakmaya alışsa da ben sıhhat çalışanlarının gerisinde duran ailelerine teşekkür etmek istiyorum. Zira hem bize bir şey olursa diye tedirginler lakin onlar da biliyorlar ki burada olmamız lazım, bu savaşın içindeyiz, vazifemizi yapmamız gerekiyor.”Sosyal uzaklık ve maske üzere alınacak çok kolay önlemlerin ehemmiyetine işaret eden Çalışkan, herkesin bu süreçte daha fazla hassas olmasını istedi.
Cumhuriyet