Yeni eğitim-öğretim periyodunun yaklaşmasıyla eğitim sistemindeki meseleler gün yüzüne çıkamaya devam ediyor. Yeni tip koronavirüs salgını ile birlikte eğitimde belirsizliklerin devam ettiği ve yurttaşların ekonomik sorunlarla gayret ettiği bir devirde okul idareleri velileri ‘bağış’ ismi altında kayıt parası isteyerek zorluyor. Veliler, adreslerinin yahut puanlarının tutmasına karşın okul idarelerinin kendileri ile bağış pazarlığı yaptığını aktardı. Bağış ismi altındaki pazarlıkta tüm şartlara uyulmasına karşın ailelerden kayıt için 800-900 TL bandında para istendiği ve velilerin pazarlığına nazaran fiyatın değiştiği belirtildi.
Veli Hasret E. çocuğunun lokal yerleştirme ile adresinin tuttuğu bir liseyi kazandığını çocuğunu okula kayıt ettirmeye gittiğinde okul idaresinin kendilerinden iki kutu A4 kâğıdı, beş tane tahta kalemi, şeffaf evrak istediğini ayrıyeten 950 TL bağış talep ettiğini söyledi. Hasret E. okul idaresinden yazılı kâğıt istediğinde bir kâğıt getiremediklerini ve fiyatı indirdiklerini belirtti. Veli Hasret E, “Bu bağış ismi altındaki uygulama yıllardır yapılıyor ama bir türlü denetlenmiyor. Tüm kıstaslara uymamıza karşın bizlerden para talep ediliyor. Bilhassa pandemi üzere ekonomimizin çok zahmetli olduğu bu süreçlerde bu uygulamalar çok yanlış. Ben o parayı ödeyemezsem çocuğum okuyamayacak mı?” dedi.
“BAĞIŞ TALEBİNİN YASAL DESTEĞI YOK”
BAKAN SELÇUK, KAYIT PARASI YASAL DEĞİL DEMİŞTİ
Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk 2019 yılında bağış ismi altında dayatılan kayıt parasının yasal olmadığını ve velilere bu türlü bir mecburilik altında olmadıklarını söylemişti.
Ulusal Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un 2019 yılındaki açıklamaları şöyle:
“Kayıt parasıyla ilgili şöyle bir bağlantı kurulmamasını çok önemsiyoruz, ‘eğer bağış yapmazsanız kaydınız olmaz’. Zati e-okul’a o çocuğun kaydı otomatik olarak yapılmış, bitmiş vaziyette. Yani velinin gidip de sıfırdan kayıt yaptırması kelam konusu değil. Esasen o çocuk, o okula kayıtlı, e-okul’da bu var. Lakin bazen birtakım okullarımızda okul aile birlikleri ve okul idareleri okuldaki eğitimin kalitesinin yükselmesi için ekstra kurslar, dersler yahut okulun fizikî imkanlarını iyileştirme ve bahçesine yönelik kimi dizaynlar yapma ve gibisi iyileştirme çalışmaları için bağış talebinde bulunuyorlar. Birtakım velilerimiz imkanları dahilinde buna sıcak da bakıyorlar fakat birtakım velilerimiz de ‘Bunu ben vermek istemiyorum’ diyor. Bu türlü bir durumda bizim okul yöneticilerimizin ‘Ben vermek istemiyorum’ denildiğinde ‘O vakit sizin kaydınızı yapmıyoruz’ deme durumu kelam konusu değil. Zira yasal olarak bu mümkün değil. Ayrıyeten özel sınıf ismi altında da bu stil uygulamalar yapılamaz.”
Cumhuriyet
