Fatih Nurullah takma ismini kullanan Uşşaki tarikat önderi Eyüp Fatih Şağban’ın istismar ettiği 12 yaşındaki kız çocuğunun annesi birinci sefer konuştu.
İstismarı nasıl fark ettiğini anlatan anne, çocuklarını tarikatlara emanet edenlere davette bulundu. Hadisenin ortaya çıkmasından sonra tarikat müritlerinin saldırısına uğrayıp kolu iki yerden kırılan baba ise, istismarcı pirin tezlerine cevap verdi.
“FOTOĞRAFI ASINCA ORTAYA ÇIKTI”
Halk TV’de yer alan habere nazaran; birinci defa konuşan annenin anlattığına nazaran pirin fotoğrafının meskene asılmasıyla ortaya çıkıyor istismar. Anne şöyle anlatıyor:
“UMMADIĞIMIZ BİR İNSANDI”
“O kişinin fotoğrafını astığımda kızım refleks gösterdi ‘Asmayalım onu’ dedi ve indirdi. Daha sonra yalnızca onu yanağından öptüğünü söyledi. Ben bunda makus bir şey olmadığı fikriyle bir şey yapmadım. Sonra hareketlerinin değiştiğini fark ettim. Bana ‘Anne korkuyorum, size bir şey yapmasından korkuyorum’ dedi. Sonra o kişinin ne yaptığını bütünüyle anlattı. Nitekim güvendiğimiz bir insandı. Dede, baba gözüyle gördüğümüz bir insandı. Ummadığımız bir insandı.”
“ONU MEHDİ OLARAK GÖRÜYORDUK”
Baba ise Fatih Nurullah’ın kendisine evladı üzere yaklaştığını söylüyor:
“Fatih Nurullah’la aramız çok iyiydi. Bütün cemaatin hepsi biliyordu, beni evladından ayırt etmedi. Babamdan daha ileri seviyordum. Biz onu nitekim peygamber vekili olarak görüyorduk. Son vakitlerde da mehdilik duyuru etmişti. Biz palavra söylemeyeceğini düşünerek, onu sahiden mehdi olarak görüyorduk.”
“KIZIMIN TEDAVİ OLMASINI İSTİYORUM”
Kızının yaşadıklarından çok etkilendiğini lakin şimdi rehabilitasyonun başlamadığını belirten anne, “Ben biraz bu vakaların bitmesine yakın tedavi olmasını istiyorum” diyor.
Baba, kanunlara nazaran yasak olan tarikat ve gibisi yapılarda neden yer aldıklarını “Allah isteği için göze aldık” diyerek açıklıyor.
“BUGÜN OLSA YENIDEN GİDERİM”
Anne ise “Bugün olsa giderim” diyor ve ekliyor:
“Benim o denli bir niyetim yok. Sonuçta biz oraya Allah için gidiyoruz, o kişi için gitmiyoruz. Ben o halde düşünmüyorum, bir kaygım yok. Biz oraya Allah isteği için gittik, bugün olsa yeniden giderim. O yere değil ancak. Bu saatten sonra hiç kimseye güvenemem. Birebir şey başıma gelir diye de daima korkarım. O yüzden tarikat benim için şu anda yok. Allah isteği için ne yapıyorsam konutumda yaparım.”
AİLELERE ÇAĞRI
Çocuklarını tarikatlara emanet edenlere bir de daveti var anne ve babanın:
“Çocuklarının ardında olsunlar. Daima gözetsinler. Şayet Kur’an kursu üzere bir yere veriyorlarsa, daima yanlarında olsunlar. Doğal ki çocuklarına dikkat etsinler. Hiç kimseye güvenmeden, herkes kendi çocuğuna kendisi sahip çıksın. Yoksa kimse, kimsenin çocuğuna gördüğümüz üzere merhamet etmiyor.”
“CANAN KAFTANCIOĞLU’NA TEŞEKKÜR”
Baba CHP İstanbul Vilayet Lideri Canan Kaftancıoğlu’na da özel bir teşekkür ederek şöyle diyor:
“Bugüne kadar devletimiz sağolsun yanımızda oldu, muhafaza verdi. Davamızdan vazgeçmememiz için bizi desteklediler. Biz, Cumhurbaşkanı, Aile Bakanı, bize yardım edebilecek kim varsa hepsinden yardım istiyoruz. Evvel Allah’a sığındık sonra da devletimize sığınıyoruz. Bu süreçte bizi hadisenin birinci gününden bu güne kadar takip eden Sayın Canan Kaftancıoğlu’na maddi ve manevi yardımlarından ötürü çok teşekkür ederiz.”
Cumhuriyet
