Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın İstanbul’un Kültür Başşehri olduğu devirde başlayan İstanbul Opera Şenliği, bu yıl pandemi yüzünden az kalsın yapılamayacakken köşeden dönüyor ve memleketler arası sanatkarlar gelemese, çok fazla şov olamasa da hiç olmamasından iyidir diye dört temsille yapılmasına karar veriliyor.
Cumartesi akşamı Arkeoloji Müzesi’nin bahçesinde bir küme operasever ve olmazsa olmaz küçük bir protokol, birdenbire serinleyen havada buluşup 7 soprano’nun İDOB Orkestrası eşliğinde bülbüller üzere şakımasını dinledi. Verdi, Puccini üzere tanınmış bestekarların Lady Macbeth, Turandot, Aida üzere tanınmış operalarından seçilmiş ünlü aryaları büyük muvaffakiyetle seslendiren sopranolar Cihan Ekşi (İstanbul DOB) Sevinç Demirağ, (Mersin DOB) Nurdan Büyükekmekçi, (AntalyaDOB) Perihan N. Artan, (İstanbul DOB) Hareket Demirhan Duru,(İzmir DOB), Mine Kurtoğlu (Samsun DOB) ve Burcu Uyar, (Ankara DOB) Şef Zdravko Lazarov idaresindeki İDOB Orkestrası’yla şenliğin birinci konserini vermiş oldu.
Arkeoloji Müzesi’nin bahçesi, asırlık ağaçları ve birbirinden hoş müze binalarıyla bu aktifliğe her zamanki üzere çok yakışan bir yer. Burada ne şenliklerin ne konserlerini izledik. Bu kere farkı, orkestra dahil, tüm izleyicilerin, herkesin maskeli ve bu maskelerin opera maskesi değil, sıhhi maskeler olması!
Sopranolar ise birbirinden şık tuvaletleri ve ihtimamlı makyajlarıyla sahne sanatkarı olmanın hakkını veriyor, sonbaharın gelişiyle birden serinleyen İstanbul akşamına bana mısın demiyorlar! Birer diva olarak sahnede aryalarını söylüyor, alkışlara reveransla karşılık veriyorlar. Şenlik, Barok Gecesi Konseri ve önümüzdeki hafta sonu müzikseverlerin çok sevdiği Mozart’ın Saraydan Kız Kaçırma Operası ile sonlanacak. Bu yıl için bu kadar, seneye inşallah daha iyi olur diyeceğiz.
Cumhuriyet