“Hele İslami devlet olsun, en hoş sarığı biz saracağız, en hoş cübbeleri biz giyeceğiz. Başörtü problemi çözüldü değil mi? Ayasofya, Tayyip Beyefendi ‘Bekleyin’ dedi. Ayasofya açıldı. Sarık ve cübbe de… Vakti gelir. Devletin denetim düzeneklerinde olalım. Ne idüğü meçhuller karar sistemlerine geçince Müslümanlar ıstırap çekiyor” tabirlerinin sahibi Uşşaki Tarikatı’nın önderi Fatih Nurullah, 12 yaşındaki bir kız çocuğuna cinsel istismardan tutuklandı. Fatih Nurullah olarak bilinen Eyüp Fatih Şağban hakkında “zincirleme formda çocukların cinsel istismarı” ve “çocuğa karşı kişiyi cinsel gayeli hürriyetinden mahrum kılma” cürümlerinden 18 yıldan 55 yıl 1 ay 15 güne kadar mahpus cezası istendi.
Saymaz, ‘başta Akit olmak üzere hiçbir İslamcı basında’ haberin yer almadığını belirtip eleştirdi. Yandaş Akit gazetesi müellifi Abdurrahman Dilipak ise mevzuyu kaleme aldığını belirtip İsmail Saymaz’a cevap verdi.
‘KAFALARINI KUMA GÖMÜYORLAR’
Saymaz, “Başta Akit olmak üzere hiçbir İslamcı basın 12 yaşındaki kız çocuğunu istismar eden Pir Fatih Nurullah hakkında tek satır yazmıyor. Biz yazınca “dinsiz” diye iftira atıp mikrofon kendilerine uzatıldığında başlarını kuma gömüyorlar” diye yazdı.
Akit gazetesi muharriri Abdurrahman Dilipak ise mevzuyu kaleme aldığını belirtip İsmail Saymaza karşılık verdi.
Abdurrahman Dilipak “benim yazımı okumadınız sanırım. haber de oldu” dedi.
Saymaz, “İlahi Abdurrahman beyefendi, ‘yazdım’ dediğiniz yazı bu muydu?” diyerek Dilipak’ın yazısında bir tarikat üzerinden tüm kurumları yargılamamak gerektiği bildirisi verdiği kısma işaret etti.
Dilipak ise “Yazının öncesi niçin yok. Bir ahlaksızı örnek gösterip bütünü cezalandırmak gerçek mu. Cürmün kişiselliği prensibi ne olacak” diye karşılık verdi.
İsmail Saymaz da “Bu yazıda cürmü örtme uğraşından diğer bir şey görmüyorum. Gazetenizde Kenan Alpay, çok asıllı bir tenkit yazdı. Doğrusu, benim esasen muharrirler değildi, gazetenin kendisiydi. Akit, küçücük bir haber bile yapmadı” diyerek tartışmayı sonlandırdı.
Cumhuriyet