CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nu tehdit eden organize cürüm örgütü elebaşı Alaattin Çakıcı, Twitter hesabından yaptığı açıklamada, Kılıçdaroğlu’nun kabahat duyurusuyla ilgili olarak söz verdiğini duyurdu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturmayla ilgili olarak şu açıklamayı yaptı:
“Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının Kemal Kılıçdaroğlu ile ilgili açmış olduğu evrakta sözümü verdim, artık birileri ne sayın devlet liderimize ne de sayın Bahçeli’ye Alaattin Çakıcı’yı neden koruyorsunuz diye, malum şahısların gereksiz gündem yapmalarına gerek kalmamıştır. Artık yargı bu dava ile ilgili soruşturmasını başlatmış, sözüm alınmıştır.”
Kılıçdaroğlu, 18 Kasım 2020 tarihinde Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na hata duyurusunda bulunmuştu. Ankara Başsavcılığı sözünün alınması için Çakıcı’nın ikametinin bulunduğu Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığına talimat göndermişti. Ortadan geçen uzun mühlete karşın tabirin alınmaması üzerine CHP Sözcüsü Faik Öztrak, dün yaptığı açıklamada Ankara başsavcılığını eleştirmişti.
Öztrak dün şu açıklamayı yapmıştı:
“Genel Liderimiz, sarayın ufak ortağının eforlarıyla cezaevinden çıkarılan mafya bozuntusu tarafından açıkça tehdit edildi. Siyaset üzerine mafya gölgesi düştü. Sarayın ufak ortağı bunun ardında durdu, sahiplendi. Tam bir hafta evvel, ‘Savcılık, bu saldırganın sözünü aldı mı’ diye sormuştum. Bundan bir ay evvel, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Kabahatleri Soruşturma Ofisi, Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığı’na bir yazı yazmış. Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı yazılan hakaret ve tehdit içerikli olduğu sav edilen yazının yayınlandığı twitter hesabının kendisine ilişkin olup olmadığı… Herkesin gözü önünde yapılan tehditlerin, onca hakaretlerin savı mı olur? Savcılık öteki neyi merak ediyor: Bu yazıyı kendisinin yazıp yazmadığını, yazdıysa da nerede yazdığını…Güler misin; ağlar mısın? Yahu Ankara’dan Bodrum Savcılığı’na resmi yazı yazıp, niçin zahmet ettiniz? Siz bu üslupla, bu sorularla zati niyetinizi aşikâr etmişsiniz. Bu ülkenin ana muhalefet partisinin önderi tehdit edilince, savcılar nedense resen soruşturma bile açma cüretini bulamaz. Bir de üstüne, tehdit ve hakaret savuran şahsı; bir zahmet çay içerken, kopya verdiği iki üç soruyu cevaplasın diye kibarca davet eder. Lakin bu memlekette AK Parti Genel Başkanı’na, toplumsal medyadan bir tenkit yapsanız savcılık süratle resen soruşturma başlatır. Sabaha karşı evinizden yaka paça alınırsınız. O denli savcılığa davet edilmezsiniz, derdest edilirsiniz. Tekrar sade vatandaşsanız davanız yıllarca yargıda bekler, adalete bir türlü ulaşamazsınız.”
Cumhuriyet
