Sıhhat Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Besin Teknolojisi Ana Bilim Kolu Lideri Dr. Öğr. Üyesi Sibel Bölek, ülke genelinde yeni hadise sayıları gün geçtikçe artarken, karantinadaki Covid-19 hastalarının sıhhatlerine kavuşabilmeleri için bu süreçte tesirli bir çaba programının değerli olduğunu belirtti.
Koronavirüsle çabada en kıymetli konulardan birinin de güçlü bağışıklık sistemi olduğuna işaret eden Bölek, “Covid-19 ile çaba edilen karantina sürecinde de bağışıklık sistemi açısından güçlü olabilmek için bağışıklık sistemini güçlendiren besinlerin tüketilmesine ihtimam gösterilmesinin yanında, fizikî ve ruhsal olarak da sağlıklı olmak son derece değerli. Gerilim ve üzüntüyü en aza indirmek güçlü bir bağışıklık sistemi için en kıymetli faktörlerden biridir. Münasebetiyle karantina müddetince moralin yüksek tutulması iyileşme sürecine olumlu katkı sağlayacaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Bölek, bununla birlikte antrenman yapmanın, kortizol üzere gerilim durumunda ortaya çıkan hormonların düşmesine yardımcı olduğunu, ayrıyeten tertipli yapılan spor ile güçlenen vücudun hem gücünün arttığını hem hastalıklara karşı çok daha dirençli hale geldiğini vurgulayarak, bu nedenle bağışıklık sisteminin güçlendirilmesi için karantinada kesinlikle spor yapılması gerektiğini söyledi.
ÖLÇÜLÜ VE ISTIKRARLI TÜKETİME DİKKAT
Bağışıklık işlevini destekleyen, dokuların gelişimi ve tamirinde gerekli esirgeyici bir rol aldığı bilinen C vitamininin, üst teneffüs yolu enfeksiyonlarının alt teneffüs yolu enfeksiyonlarına dönüşmesini de sonlandırmada kıymetli bir role sahip olduğunu aktaran Bölek, şu bilgileri verdi:
“Toplumdaki genel kanının tersine yeşil biberin C vitamini içeriği portakal mandalina üzere turunçgillerden daha yüksektir. Bu nedenle hem Covid-19 teşhisi konulan hastaların hem de sağlıklı bireylerin yeşil biberi hem ana öğünlerde hem de öğün ortalarında çiğ olarak tüketmesi bedenin günlük C vitamini gereksinimini karşılamada son derece yararlı olacaktır. Öteki taraftan hem iyi bir C vitamini kaynağı hem de içeriğindeki uçucu yağların sahip olduğu antimikrobiyal ve antiviral tesirleri sebebiyle limonun da uygun ölçüde tüketilmesi koronavirüsle gayrette tesirli bir potansiyele sahip olabilir. Tüm bu besinleri tüketirken çoka kaçmamak, istikrarlı ve ölçülü tüketmek gerekir.”
Probiyotik tüketemi de bağışıklık sistemini güçlendirmeye yardımcı
Sibel Bölek, mesken imali turşu, yoğurt, kefir, peynir, elma sirkesi üzere probiyotik besinlerin de bağışıklık sisteminin güçlendirilmesinde son derece yararlı olduğunu söz ederek, omega-3’ün de bağışıklığı düzenleyici ve destekleyici özelliğe sahip olduğunu söyledi.
Balıkta, cevizde, keten tohumunda, avokadoda ve sebzelerden semizotunda çokça bulunan omega-3’ün, bağışıklık sistemine iyi geldiği üzere depresyon tedavisinde de kullanıldığını aktaran Bölek, şunları kaydetti:
“Haftada 2-3 gün balık tüketimi günlük omega-3 ihtiyacını karşılayacaktır. Bağışıklık sistemi için son derece faydalı tesirlere sahip olan bal ve pekmez, demir, kalsiyum, fosfat, sodyum, klorür, potasyum, magnezyum üzere minerallerden ve B1, B2, B3, B5, B6 vitaminleri açısından epeyce varlıklı bir besin kaynağıdır ve bu yüzden de güçlü antiseptik, antibakteriyel özelliklere sahiptir. Sarımsak da içerdiği ‘allicin’ isimli antimikrobiyal unsur sayesinde son derece faydalı tesirlere sahiptir. Kan sulandırıcı tesire sahip olan sarımsağın kanı sulandıran ilaçlarla birlikte alınmaması son derece değerlidir.”
Cumhuriyet
