1935 doğumlu Özlü, 12 Mart periyodunda Türkiye’ye röportaj gezisi için gelen İsveçli gazeteci Ulla Lundström ile tanışıp evlendikten sonra İsveç’e yerleşmişti. Hukuk eğitimi gören Demir Özlü, fakültede asistanlık yaptığı sırada sosyalist fikirleri yüzünden sakıncalı bulunduğundan akademik mesleğini kesmek zorunda bırakılmıştı. 1960’tan sonra kurulan Türkiye Emekçi Partisi’nin birinci üyelerinden olan Demir Özlü, sosyalist fikirleri yüzünden daima takibe uğramış, askerlik vazifesini de yedek subay olarak yerine getirmesine müsaade verilmemişti. Demir Özlü askerlik vazifesini sakıncalı piyade olarak yerine getirmişti. Müellif Özlü, 12 Mart devrindeki sıkıyönetim mahkemelerindeki savunmalarıyla ve “Burada Atatürk yargılanıyor” diyerek avukatlık cüppesini çıkarıp fırlatmasıyla da hatırlanmakta.
1950 NESLİ MUHARRİRLERİNDEN
Demir Özlü, dünyayı ve insanı anlamlandırma uğraşı verdiği roman, hikaye, anlatı ve deneme çeşidi yapıtlarıyla 50 neslinin çağdaş Türk edebiyatına damga vuran önde gelen isimlerinden biri olarak kabul ediliyor. Kanıya dayalı, ideolojiyle beslenen edebiyatı savunan Demir Özlü, 1950 jenerasyonunun çağdaş Türk edebiyatına getirdiği yeniliklerden birini “Bilinçaltının kapılarını açtık” diye söz etmişti.
YAPITLARI
32 yapıtı bulunan Demir Özlü, “Bunaltı”, “Öteki Günler Üzere Bir Gün”, “Bir Uzun Sonbahar”, “Bir Küçük Burjuvanın Gençlik Yılları”, “Amerika 1954”, “İthaka’ya Yolculuk” isimli roman ve hikayelerinin yanı sıra “Bir Beyoğlu Düşü”, “Berlin’de Sanrı”, “Kanallar”, “Önünde Boş Bir Uzam”, “İşte Senin Hayatın” isimli anlatı kitaplarını kaleme aldı. Özlü’nün birçok anı, seyahat ve deneme cinsinde yapıtı de bulunuyor.
Cumhuriyet