Fotoğraf, sinema, müelliflik ve natürel ki müzisyenlik… Çeyrek asırdan beri dört karpuzu münasip biçimlerde koltuğunun altına sıkıştırmış bulunan Mehmet Güreli ismini çoğumuz bir dizide çalındığı için “Kimse Bilmez” müziğiyle tanımış olabiliriz. Lakin değerini yıllardır bilenler bir yana, meraklı bir azınlık da tanınan müziğiyle tıpkı hoşlukta sayısız yapıtının olduğunu çoktan keşfetti. “Koş Git Bir De Sen Bak” isimli derleme Güreli diskografisinden seçilerek hazırlanmış minik bir buket.
Toplam yedi albümü var Güreli’nin. Plak formatında 180 gr olarak basılan 13 modüllük “Koş Git Bir De Sen Bak” ise bu albümlerden yalnızca dördündeki müziklerden seçilmiş, Güreli eliyle. Ki bunlar Yağmur – 1998, Odamda Seyahat – 2002, İplerin Kopuşu – 2007 ve Zamboni Sokağı – 2017. Burada yer alan modüllerin masteringi İhsan Apça tarafından Ada Stüdyo’da yapılmış, kapak görselleri ve fontu Güreli tarafından özel olarak bu albüm için hazırlanmış.
Güreli’nin nahif, kırılgan ve dumanlı sesiyle mırıldarcasına söylediği müzikler; ortadan yıllar geçmesine karşın birinci günün tazeliğini koruyor; eski günlere götürmekle yetinmeyip yitik aşk ve dostluklara vefa dolu bir selam veriyor. Çok taraflı bir gönül adamının özeti bu hoş derleme.
Reptilians From Andromeda ‘Must Be Destroyed!’ (Ada Müzik)
Reptilians From Andromeda İstanbul yeraltı müzik sahnesinin en verimli, en istikrarlı topluluklarından biri. Ülke ülke gezen, çokça çalan, kıçı yer görmeyen topluluğun yedi yıllık ömründe bir albüm, sekiz kısaçalar, bir de 45’lik plak mevcut. Artık albümler ikiliyor; 10 İngilizce besteden oluşan, 180 gr. plak formatında basılan “Must Be Destroyed!” ile RFA tekrar cinsinin ruhuna uygun, sadakati yüksek bir iş çıkarıyor.
“Must Be Destroyed!” Kadıköy’de alternatif işlerin esaslı yuvası olarak bilinen Karga Bar’da çalınmış, yerin tonmaysterı Rammy Roo tarafından kaydedilmiş. Mastering Fran Ashcroft’a, mükemmel kapak ise Kanadalı çizer Darren Merinuk’a ilişkin.
Vokalde Aybike Çelik Özbey, gitarda Tolga Özbey, basta Kerim Gönencer, davulda Onat Hafız; yenilenen takımıyla basılan birinci kayıt bu ancak öncesinde topluluk hayli hazırdı. Elemanlar antrenmanlıydı, çünkü bir Avrupa turnesinden alev almış halde dönmüşlerdi. Salgın günlerinin çabucak öncesinde, yerin boş olduğu günlerde seyircisiz ortamda atak kayıtlarla çaldılar; bir albüm olarak basılması niyetiyle. Ayrıyeten bir kesimde saksofoncu Deniz Felder’in varlığı da büyük renk.
Sonuç son derece tatminkâr. Taşları iyice yerine oturan topluluğun şimdiye kadar en iyi işi…
Cumhuriyet
